Bütün Türk dünyasında baharın gelişinin habercisi olan hıdrellez ülkemizin her yerinde farklı farklı kutlansa da dilekler hep aynıdır "bolluk ve berekt".....
6 mayıs Hızır ile İlyas peygamberin buluştuğu gün olarak tabir edilir..
Hızır, yaygın bir inanca göre, hayat suyu (ab-ı hayat) içerek ölmezliğe ulaşmış; zaman zaman özellikle baharda insanlar arasında dolaşarak zor durumda olanlara yardım eden, bolluk-bereket ve sağlık dağıtan, Allah katında ermiş bir ulu ya da peygamberdir. Hızır’ın hüviyeti, yaşadığı yer ve zaman belli değildir. Hızır, baharın, baharla vücut bulan taze hayatın sembolüdür. Hızır inancının yaygın olduğu ülkemizde Hızır’a atfedilen özellikler şunlardır:
1) Hızır, zor durumda kalanların yardımına koşarak insanların dileklerini yerine getirir.
2) Kalbi temiz, iyiliksever insanlara daima yardım eder.
3) Uğradığı yerlere bolluk, bereket, zenginlik sunar.
4) Dertlilere derman, hastalara şifa verir.
5) Bitkilerin yeşermesini, hayvanların üremesini, insanların kuvvetlenmesini sağlar.
6) İnsanların şanslarının açılmasına yardım eder.
7) Uğur ve kısmet sembolüdür.
Bu gece kutlamalar yapılır, dilekler istekler gül ağaçlarına asılır, sabah bol yeşillik su başı yerlere gidilip orada kahvaltı edilir..Hıdrellez günü isterseniz kalburabastı yapın yiyin ki ağzınız tatalansın, bir yılı ağız tadıyla geçirin:) Tarifide hıdrelleze böyle bağladım... Tatlı yiyelim günlerimizi tatlı yaşayalım, her ne kadar çok tatlı yemenin sonuçları acı olsa da, dozunu kaçırmadan yiyebiliriz:))
Kalbura bastıyı niye kalburabasma gereği duymuşlar onu çözemedim? Bırakın üztünde pütürler olmayıversin canım, zaten bu güne kadar hiç kalbura değil hep rendeye basmışımdır, pişme esnasında o varla yok arası rende şekilleri yok olur gider al sana düz bir rendeye basma tatlısı:)
Ama bu kez gerçek kalbura bastım kardeşimden iç ettiğim bu kalbur(bakın resmin arkasında görülmektedir) sayesinde "ismiyle müsemma" bir kalburabastım oldu:)
Neyse siz ister rendeye basın ister kalbura yada bırakın basmayın hiç bir yere, yapın poğaça şeklinde dizin tepsiye:)Malzemeleri.. 35 tane için..
2 su bardağı zeytinyağı..
1 su bardağı süt.
1 paket kabartma tozu.
Aldığı kadar un.
İçi için ceviz..
Beraber hamur yoğurun, poğaça yapar gibi açın içine ceviz koyup kapatın tepsiye dizin.
180 derecede ısıtılmış fırında pembeleşene kadar pişirin.
Şerbeti için 5 su bardağı su
5 su bardağı şeker.
yarım limon suyu beraber kaynatın.
Soğumuş olan kalburabastıları sıcak şerbetle buluşturun..
Soğuduktan sonra afiyetle yiyin..
9 yorum:
mımmm enfes görünüyor.ellerine sğalık canım.sevgiler.
Meleğim, bu kalburabastının iç malzemesine biz birde tarçın ekliyoruz.Süper bişi oluyor.
Çok severek yediğim bir tatlı ellerine sağlık.
bu gece evinize hızır uğrasın inş.
Sevgiler;
ah ah olsada yesem
ellerine sağlık arkadaşım
ben bayilirim bu tatliya ama yapmaya cesaretim yok :) yapan elleriniz dert gormesin. sevgiler
GEÇEN SENE İLK KEZ DENEDİM YANLIŞ ŞURUPLAMA YÜZÜNDEN TÜM KALBURABASTI:(((SİZİNKİLER ÇOK LEZZETLİ GÖRÜNÜYOR..
SEVGİLERİMLE...
çok lezzetli gorunuyor, ne guzelde kizarmis tam sevdigim gibi. Bu ara ortanca oglumun ismi Ilyas, sirf Hizir ve Ilyasin hikayesi ve dini isim oldugundan koymustum :)
Hepimizin güzel istekleri kabul
olur insallah.
Ellerine saglik arkadasim...
Elllerine sağlık canım :)))
Sevgiler,
Evren
mmm... ben de deneyeceğim şurubunu hazırladım, cevizleri kırdım, hamuru kaldı bitek:)) kalburu kaptırdık neye bassak ki diye düşünüyorum:)))
kızkardaşın hilal
Yorum Gönder